önceleri pembe saçlı bir sister'dın benim için. eflatun sister. kaşları güzel alınmış, eflatun sister.
bense malum sadece bakardım etrafa, uzaktan seyrederdim herşeyi.
neyse ki seni tanıdım arkadaşım. bi şekilde denk geldik, ruh dalgamız tuttu..
ve ben şehri, şehrin sevidiğim yanını senle çıkardım ortaya.
herkesler güzeldi artık, izmir güzeldi.
neler neler yaptık, nerelere taştık, nerelerden atladık.
kocaman gözlüklerin, yeşil atletin, üzerine giydiğin hırkaların, levis kotun, ekose çantan, dergilerin, evin, izlediğimiz filmler, ev kapının yanındaki aynan, pembe battaniyen, duvardaki çizimler, blues posteri, pub, midye, bira, gazikadınlar, bornova kaldırımları, çapkınlıklarımız,... çok özlüyorum arkadaşım. seni ve yaptığımız, yaşadığımız herşeyi, özellikle de cuma akşamlarını ve bunun için hazırlanmayı... keşke geriye döndüp baştan başlayabilsek. keşke sen izmirde olsan, hep burda kalsan. ve hep yanımda olsan..